Bir avuç toprak, bir tahta araba,
Yokuş aşağı inerken rüzgârla yarış.
Çatlak ellerimde misket sevdası,
Gönlümde tertemiz bir kardeş barış.
Üzerim yamalı, dizim hep yara,
Ama ne gam, mutluluk içimizdeydi.
Bir dilim ekmekle bayram sevinci,
Gökyüzü sanki hep bizim üzerimizdeydi.
Ne cepte para, ne elde telefon,
Ama gözlerimiz parlar dururdu.
O eski dostluk, o saf tebessüm,
Kalbin en derin köşesine vururdu.
Şimdi özlemle anarım o günleri,
Tozlu sokaklar, o eski evleri.
Büyümek belki de bir vedaymış,
Çocukluk… en güzel sevdaymış.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder